Orpheus Mozaiği’nin Kaçırılması

 Başkenti günümüz Urfa şehrinin olduğu, Osroene Krallığı MÖ 132 – MS 244 yılları arasında var olmuştur.  Bu krallığın hüküm sürdüğü tarihlerde Urfa merkez ve çevresindeki önemli yerleşim alanlarında yapılmış olan aile tipi kaya mezar odaları önemlidir. Bu mezar odaları içinde birkaç niş içine defin yapılmış ve mezar odalarının giriş tabanları mozaikle döşenmiştir. Bu mozaikler, genel mozaik içeriklerinden farklı olarak mezarın ait olduğu aile üyelerinin tasvir edildiği hatta isimlerinin de Süryanice yazılmış olmasıyla yerel özgünlüğe sahiplerdir.

1950’li yılların başında Doğu ve Afrika Semitik Dilleri uzmanı iki Amerikalı bilim adamının Urfa’da yapmış oldukları araştırmalar sırasında birçok tarihi eser de tespit edilmişti. Yapmış oldukları araştırma Sami dillerinden (Semitik) biri olan Süryanice idi. Asurluların konuştuğu Aramicenin bir uzantısı olan Süryanice güneydoğu Anadolu bölgesinde yaygın olarak kullanılan bir dildi. Bugün nüfusu oldukça azalmış Süryani vatandaşların konuştuğu yaşayan bir dildir. Semitik dil uzmanları J.B. SEGAL ve H.J.W. DRİJVERS’in Urfa’daki antik Süryanice ile ilgili çalışma alanları yukarıda bahsedilen ve o dönemde henüz keşfedilmemiş kaya mezar odalarıyla ilgili yapmış oldukları arkeolojik kazılarla ortaya çıkarılan mozaiklerdi. Urfa şehir merkezinin bugünkü Balıklıgöl ve civarındaki kaya mezarlar ile Sogmatar antik kentindeki kaya mezar odalarının tespit edilmesi ve açığa çıkarılmasıyla mozaiklerde kullanılan Süryanice – Aramice yazılar kayıt altına alınmıştı. J.B. Segal Urfa’daki bu çalışmalarını 1970 yılında ‘Edessa – The Blessed City’ adını verdiği kitabında yayınlamış Amerika ve Avrupa’nın ilgisini Urfa’ya çekmişti. İşte tarihi eserlerle ilgili talan ve yurtdışına kaçırılma böylece hızlanacaktı.

Bunlardan bir tanesi de bizim konumuz olan Urfa’da bulunan aynı isimdeki iki Orpheus mozaiğinden biri. 1998 yılında Urfa’nın Kalkan mahallesinde bulunan mezar odasının taban mozaiği hırsızlar tarafından yurtdışına kaçırılmıştır. Mozaiği tabandan sökmeden alıcıya orijinal olduğunu ispatlamak üzere fotoğrafı çekilmiştir. Orijinal halinde mozaiğin bir kısmı tahrip olmuş, tarihi eser kaçakçıları fotoğraf çekimi sırasında bu kısmın üzerine mozaiği yerinden sökmek ve bir kumaşa sabitleyerek rulo yapmak üzere kullanacakları Bally marka yapıştırıcı tenekesini koymuş ve bu şekilde çekim yapmışlardır. Fotoğraf çekiminden sonra mozaik kaldırılmış yurtdışına satışı gerçekleşmiştir.

Fotoğrafı tabeden fotoğrafçının ilgisini çekmesi üzerine Şanlıurfa İl Kültür Müdürlüğü ve müze yetkililerine ulaşılır, savcılık devreye girer fakat kaçakçıların izine rastlayamaz ve dosya kapanır.

1999 yılında yapılacak olan bir müzayedede satışa çıktığı bilgisi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından öğrenilse de alıcının ismi gizli tutulur ve sonuç elde edilemez. Yıllar sonra doktora çalışmasını Edessa mozaikleri üzerine yapmış olan Ahi Evren Üniversitesi Arkeoloji bölümünden Barış SALMAN’ın çalışmasını açacakları ‘Orpheus’un evcilleştirdiği vahşi hayvanlar’ konulu sergide kullanmak istemesiyle mozaiğin Amerika- Dallas Güzel Sanatlar Müzesi’nde olduğu öğrenilir. Arkeolog Barış SALMAN’ın girişimleriyle dosya tekrar açılır.

Yetkililer eserin iadesi için diplomatik yolları kullanarak harekete geçer. Kültür ve Turizm Bakanlığı, araştırmanın başlaması amacıyla Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunur. Fakat uluslararası yasalara göre, eserin iadesi için kökeninin Şanlıurfa olması yeterli değildir. Amerika’daki yetkililer eserin, Türkiye’den yasa dışı yollarla kaçırıldığına dair somut deliller ister. Varlığı bilinen, envanterli bir eser olmadığı için Türkiye’den kaçırıldığına dair somut deliller gerekmektedir.  Başsavcılığın arşivinde, mozaiğin mezar odasından söküldüğü anın fotoğrafına ulaşılmasıyla olaylar gelişir.

Yetkililerin elinde kanıt olarak kaçakçıların çekmiş oldukları fotoğraftaki yapıştırıcı kutusunun üzerindeki seri numarası araştırılır. Yerel bir firmaya ait olduğu ispatlanan zamkın yurt dışına satışının olmadığı öğrenilir. Böylece eserin iadesini sağlayabilecek en büyük delile ulaşılmış, Edessa mozaikleri konusunda uzmanların eseri değişik yönlerde değerlendirerek Urfa’daki diğer mozaiklerle özgün benzerliği ispat edilmiştir. Bu sayede Orpheus Mozaiği 2012 Aralık ayında Türkiye’ye iade edilmiştir. Urfa Arkeoloji Müzesinin 2016 yılında açılmasıyla müze kompleksi içinde yer alan Haleplibahçe Mozaik Müzesi alanında teşhir edilmeye başlanmıştır.

 Dallas Güzel Sanatlar Müzesinin konuyla ilgili açıklaması linkte bulunmaktadır. https://dma.org/art-deaccessioned-artworks/orpheus-taming-wild-animals

Serpil ÜSTÜN / Çince – Japonca Pff. Turist Rehberi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir